Büyük Kulüp Genç Girişimciler Komitesi tarafından 8 Kasım Cumartesi günü gerçekleşen Girişimciliğin G’si seminerine katılım oldukça yüksekti.
Bayarılı girişimci Alper Akcan Turkcell’deki kurumsal iş hayatından nasıl girişimci olduğunu ve şirketini nasıl sattığının hikayesini çok keyifli aktardı. Avukat Fırat Kavlak girişimcilerin şirket kurarken nelere dikkat etmesi gerektiğini, yatırım yaparken önemli hukuki noktalardan bahsetti. 3 Seas Capital ortağı İbrahim Arınç ise bu güne kadar yaptıkları şirket birleşmesi ve satışlardan bahsetti. Son 15 dakikası soru cevapla geçen panelde ilgi yüksekti. Çok konuşulan ve merak edilen sorulara cevap vermesi için seminerin diğer konuşmacısı Asım Anıl Dizdar Büyük Kulüp Genç Girişimciler Komitesi Başkanı Duygu Eren’e Girişimciler ve Kobiler için vergi, şirket kurarken dikkat edilecek noktaları ve yükümlülükleri anlattı.
Sizi tanıyabilir miyiz ?
Profesyonel iş hayatıma Kadir Has Üniversitesi İşletme Bölümünü bitirdikten sonra Eczacıbaşı grubunda başladım. Bir yıl sonra uluslararası bir denetim şirketi olan Nexia International’ın Türkiye ofisinde denetçi yardımcısı olarak başladım. Burada geçirdiğim yaklaşık altı yıl içerisinde ağırlıklı olarak yurtdışında yapılanmış olan şirketlerin denetimi ile bağımsız denetim, SPK raporlamaları, due dillegence konularında uzmanlaşıp, PWC Türkiye’ye transfer oldum. 1,5 yıl süreyle kıdemli denetçi 2 olarak görev aldıktan sonra yeni TTK’nın da Türkiye’de yürürlüğe girmesi sonucunda Erta Bağımsız Denetim ve YMM LTD. ŞTİ.’ni 2011 yılının sonlarına doğru kurduk. Nitekim burada kısa zamanda ERTA olarak bağımsız denetim, mali danışmanlık, tasdik hizmetleri kurumal finansman, iç denetim ve yapılandırması, yönetim danışmanlığı, vergi uyuşmazlıkları ve outsourcing alanlarında Türkiye’nin seçkin firmalarına hizmet veren uzman bir denetim ve danışmanlık kuruluşu olduk. 2013 içerisinde Türkiye’de bir bağımsız denetim network’u kurulmasına destek vererek Yeditep Network bünyesine girdik. Şu an Erta Bağımsız Denetimde yönetici ortaklığı yapmakla beraber Yeditepe Network’ün yurtdışı ilişkiler sorumlusu olarak profesyonel iş yaşantıma devam etmekteyim.
Girişimciler şirket kurarken finansal açılardan nelere dikkat etmeli ?
Girişimciler açısından şirket kurarken finansal açıdan dikkate delimesi gereken hususları aslında 2 ana kısım içerisinde değerlendirebiliriz. Bunlardan ilki, şirket kuluşundan önce dikkat edilmesi gerekenler, diğeri ise şirket kuruluşu süreci ve sonrası için dikkat edilmesi gereken hususlar. Bir şerket kurmadan önce girişimcilerin ilk olarak yapmaları gereken husus finansal açıdan doğru ve gerçekçi bir analiz yapmaktır. Bunun için girişimcilerin öncelikle ciddi bir swot analizi yapmış olmaları gerekir. İkinci unsur olan şirket kuruluşu sırasında ise girişimin faaliyet konusuna uygun şirket seçiminin yapılması, aynı şekilde faaliyet konusuna uygun vergisel avantaşların tespit edilmesi finansal açıdan riskleri minimuma indirecektir. Şirketin konusu ve faaliyet göstereceği alan anlamında farklı teşvikler, kolaylıklar ve düznlemelere tabi olup olmadığı konusu da önemli bir noktadır. Örneğin, serbest bölgelerde veya organize sanayi bölgelerinde kurulacak şirketler için bu bölgelere ilişkin farklı kurallar ve süreçler söz konusu. Ayrıca devlet veya özel kurumlar, STK’lar tarafından sağlanan teşviklerin gözden geçirilmesi, girişin bu teşviklerden faydalanması konusunda şirketin kuruluşunda gerekli düzenlemelerin yapılması, çalışacak bankaların seçimi sırasında şirketin uzun vadede avantajı olabilecek banka ve hesap seçimlerinin yapılması girişimcinin şirket kurarken genel olarak dikkat etmesi gereken unsulralr olarak ifade edebiliriz.
Şirket kurulduktan sonra düzenli olarak yerine getirilmesi gereken yasal yükümlülükler nelerdir ?
Başlıca her şirket için geçerli olan yükümlülükleri sıralarsak; vergisel açıdan devlete beyan yükümlülükleri, iş hukuku açısından aynı şekilde devletin ilgili kurumlarına yapılması zorunlu olan bildirimler, şirketin ticaret siciline kaydının oluşturulmasından sonra ortaya çıkan yükümlülükler olarak sıralayabiliriz. Bunlardan vergisel açıdan doğan yükümlülükleri şirketin yapısına ve faaliyet koluna göre her ay beyan edeceği KDV ve muhtasar beyannameleri, her 3 ayda bir şirketin kurum kazancını ifade eden geçici vergi beyannameleri ve yıl sonu itibariyle kurumlar vergisi beyannamesi vergisel açıdan olmazsa olmaz yükümlülüklerdir. Bir diğeri olan iş hukuku açısından ilgili bildirimlerin yapılması yani personellerin SGK’ya bildirilmesi, buradan doğacak olan sigorta primlerinin düzenli olarak beyan edilmesidir. Son olarak da ticaret odasına tabi olan şirketleri sicil harçlarını kuruluş aşamasında ve sonrasında da ticaret odası yıllık bedeli olarak özetleyebiliriz.
Kobiler temel risk finansallarını nasıl yönetebilir?
KOBİ’lerin finansman sorunlarının temelinde, özsermaye yapılarının zayıflığı yatmaktadır. Bağımsız derecelendirme kuruluşları ile bankalar tarafından derecelendirmeye tabi tutulacak olan KOBİ’lerin, değerlendirilecek olan özelliklerinin başında, sahip oldukları işletme sermayesi gelmektedir. Güçlü sermaye yapısına sahip KOBİ’lere verilecek kredilerin maliyetleri daha düşük olacaktır. KOBİ’lerimizin zaman zaman farklı merciler için farklı mali raporlar (bilanço, gelir-gider tabloları vb.) üretmeleri söz konusudur. KOBİ bilançolarının kredilendirmeye uygun olmaması (negatif sermaye, bilançodaki zarar) kayıt dışı işlemlerin bulunması, KOBİ’lerin derecelendirme aşamasında yaşayacağı zorlukların başında gelmektedir. İyi yönetilen, iyi finanse edilmiş ve gerekli tüm bilgileri (finansal ve niteliksel) zamanında ve yeterli bir şekilde sunarak şeffaflığı sağlayabilen KOBİ’ler, potansiyel olarak en iyi dereceyi almak suretiyle, en iyi şartlarda kredilendirilme imkanına sahip olacaklardır.
Hangi finansman yöntemleri kobi ve girişimciler uygundur ?
Klasik finansman yöntemleri dışında Kobiler ve girişimciler için başlıca finansman yöntemleri SPK kanalıyla hisse senedi ihracı, faktoring yapılması, leasing süreçlerinin değerlendirilmesi, özel sermaye fonları ile ortaklık kurulması olarak ifade edilebilir. Ayrıca yeni girişimciler için melek yatırımcı ağları, yabancı sermaye fonları ve en son hizmete girmeye başlayan bist özel pazarda hisselerini satarak sermaye ve finansman yapıları güçlendirilebilmektedir.
Finansman ve muhasebe verimliliği nasıl arttırılabilir ?
Finansman ve muhasebe verimliliğini arttıracak en temel faktör denetimdir. Şirket sahiplerinin muhasebelerini ve finansman yapılarını teknik analizi yapabilecek danışmanlardan yardım alması gerekmektedir. Denetim süreçlerinin doğru hazırlanması, şirketin faaliyet konusuna uygun organizasyon yapısının belirlenmesi ve beraerinde muhasebelşem sürecinde ortaya çıkan finansalların doğru bir şekilde analiz edilmesi ile verimlilik sağlanabilmektedir. Girişimci muhasebeci olmamalı fakat bir girişimcinin temel hatları ile muhasebe ve vergi ile alakalı konulara hakim olması gerektiğine inanıyorum. Çünkü girişimcinin işinin gereklerinden biride oluşabilecek riskleri minimize etmek ve işlemesine hakim olmaktır. Bu sebeple denetlenebilir bir yapı oluşturulmalı ve bu yapıya uygun olarak şirketin gelişimi ile beraber kurumsal süreçlerde geliştirilmelidir.
Dosyaya ulaşmak için tıklayın.